İnanır mısınız inanmaz mısınız bilemem. Önemli de değil, bugün işimiz spiritüalizm değil. Asıl önemli olan tarotta kartlardaki görselin çok fazla anlam taşıdığını bilmektir. Bu yazıda tarot kartlarının dokuzuncu kartı olan Ermiş kartından bahsedeceğim. Şuan hayatımda Ermiş gibi hissettiğim bir zamandayım. Sıra sıra karttaki sembolleri maddeleyeceğim.
Gökyüzü, dağ ve kar
Ermiş’in arkası dümdüz mavi gökyüzüdür. Bir dağın tepesinde duruyor. Tarotta etrafta ne olduğu çok önemlidir. Bazen başka kişiler bazen de deniz veya bir sirk gibi yerler görmemiz mümkün. Ama burada Ermiş tek başına, Sadece o… Spiritüel veya manevi olarak -nasıl algılamak isterseniz- en üst notkaya ulaşmış. Üzerinde tek bir bulut bile yok. Bulutların yokluğu buranın gerçekten en üst olduğunu gösteriyor. Ermiş’in en üst sandığı bir illüzyon değil. En tepede ve yalnız.
Ayaklarının altında kar var. Kar, geleneksel olarak, saflığı ve masumluğu temsil eder. Fakat Ermiş pekte saf ve masum gözükmüyor. Aksine görmüş geçirmiş biri gibi duruyor, oldukça düşünceli. Bu tarot kartında kar, olgunluğu ve sakinliği temsil ediyor. Aynı zamanda Ermiş’in yaşlılığı da karla bağdaştırılabilinir. /Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?/ demiş mesela Tarancı. Ayrıca, Ermiş’in başardıklarını da sembolize eder kar.
Sakinlik konusuna geri dönelim. Ermiş, içinde bukunduğu kaos veya çatışmadan kaçmak için bu dağa çıkmış veya çıkmak zorunda bırakılmıştır. Bunlardan kaçmış, arkasına bakmayı geçin aşağıya bakıp olan biteni izlemiyor bile.
Değnek
Ermiş’in sol elinde bir değnek var. Ermiş, gücünü buradan o dağı çıkmak için. Onun dengesini sağlayan o şey değnektir. Bu değnek onun şuan olan şeyler için yardımcı olmakta. Diğer elinde tuttuğu fener ise gelecek hakkında şeyler için yardımcı olmakta ona ama buna sonra değineceğim. O fener değneği aydınlatıyor -Ermiş’in bilgeliği yani- ama değnek aynı zamanda yere basıyor, değnek hala bu anda, şimdide. Ayrıca Ermiş en tepeye ulaştığı için değneğe ihtiyaç olmasa bile tutuyor onu. Çünkü o değnek aynı zamanda başardıklarının göstergesi. Bu kart ters çekilirse anlamı yalnızlık, izolasyon ve yoksunluktur. Değneğin hala elinde olması belki de eski anılarının veya dağı çıkarken çektiği çilelerin bir hatırlatıcısı olduğu için bunlardan ayrılmak istememesidir.
Fener
Fener, Ermiş ilerledikçe ona yol gösterir. Fenerde siz ne isterseniz o vardır: Tercübelerden çıkarılmış bir harita, spiritüel veya dinsel inanç, sezgi. Zorlu anlarda size güç veren ve devam etmenizi sağlayan o şey fenerdir. Fener, Ermiş’in değerleriyle doludur. Kartta fenerin içi 6 uçlu bir yıldızdır: Süleyman’ın Mührü. Süleyman Peygamber üzerinde bu müzik olan bir yüzükle insanlar dışındaki varlıklara, tabiata ve nesnelere hükmettiği söylenir. Bu mührün şekline sahip olan yüzük, kolye, dövmeyi kullanan insanların kötücül varlıklardan korunduğuna inanılır. Mühür ayrıca bilgeliği de sembolize eder.
Ermiş; inzivaya çekilmek, insanın kendi içine dönmesi, ve dünyevi şeylerden uzaklaşıp maneviyata dönmektir. Bana öte bir yandan tasavvufu ve Hakikat’i de çağrıştırıyor. Dört Kapı Kırk Makam öğretileri uygulayan tasavvuf büyüklerine oldukça benzetirim.
Severem bu kartı ama lütfen tarot baktırırken çıkmasın. Ben içimde aramak istemiyorum cevapları, o yüzden tarot baktıyorum ya :)
Saygılarla,
Savaş.